Her çocuk farklıdır. Her çocuğun kendine özgü bir gelişim süreci vardır ve bu süreci kendi ritimlerinde geçirirler. Bazı çocuklar bazı çocuklar bu dönemi daha yoğun ve hassas geçirebilmekte, gelişimsel basamaklarda ilerleme hızları farklılaşabilmektedir.
İki yaş dönemi çocukların benmerkezci oldukları dönemdir. Henüz başkalarının ihtiyaçlarının, duygularının olduğunun farkında değillerdir. Empati becerileri tam anlamıyla gelişmemiştir. Kendi davranışlarının başkaları üzerinde bir etkisi olduğunu anlayamazlar.
İki yaş, bağımsızlaşma ve bireyselleşme dönemidir. Fiziksel, bilişsel ve dil becerileri daha gelişmiştir ve anne-babaya tamamen bağımlı değildir. Özgürce hareket edebildiğini farkeden çocuk etrafı daha fazla keşfetme heyecanı içerisindedir. Bu dönemde hem bağımsızlaşma isteği hem de ebeveynlerinden ayrılmak istememe ikilemi içerisinde kalırlar; bir taraftan birçok şeyi kendi başlarına yapabilmek isterken becerilerinin sınırlı olduğu gerçeğiyle yüzleşirler; düşünce hızları ile dille ifade edebilme hızları birbirine yetişemez. Tüm bunlar nedeniyle bu dönemde ısrarcılık, inatlaşma, bağırma, huylarında değişiklik gibi davranışlar görülebilir.
Bu dönemde genellikle çocukların nasıl davranışlar sergilediğine, bunların nedenlerine ve ebeveynlerin nasıl davranabileceğine bakalım;
Söylediklerinize sürekli karşı çıkabilirler: Bu dönemde “ben bunu istemiyorum, bunu giymeyeceğim.” gibi cümlelerle sık sık karşılaşabilirsiniz. Bunun nedeni kendilerinin farklı ve kendi kararlarını verebilen özerk bir birey olduklarını farketmeleri ve bunu çevrelerine de gösterme çabalarıdır.
Ne yapabilirsiniz? Onu gördüğünüzü, kabul ettiğinizi hissettirin ve basit seçenekler sunun ve düşünmesini sağlayın.
İstedikleri gerçekleşmediği an ortalığı ayağa kaldırabilirler: Ebeveynleri istediği bir şeyi yapmadığında, arkadaşı ya da kardeşi oyuncağını elinden aldığında çok büyük tepkiler verebilirler. Yaşadıkları bir engellenme durumunda beyinlerinin acı merkezi aktive olur. Kendi kontrollerini sağlamaya dair becerileri de henüz olmadığı için itirazlarını dile getirmek için bağırma, vurma gibi saldırganca tutumlar geliştirebilirler.
Ne yapabilirsiniz? Onunla empati kurun, duygularını yansıtın. Bu onun da duygularını tanımasına ve duygu düzenleme becerisini öğrenmesine yardımcı olacaktır. Fiziksel bir zarar söz konusuysa öncelikle araya girin ve olayı durdurun. Yapacağınız konuşmayı sakinleştiğinde yapın.
Çok fazla soru sorarlar: Güçlü bir merak duygusuyla etraflarını keşfetmeye çalışırlar. Bu nedenle de sürekli sorular sorarlar. Bazen aynı soruyu tekrar tekrar sorduklarını da gözlemleyebilirsiniz. Henüz düşündüklerini ifade edecekleri dil becerileri yeterince gelişmediği için üçüncü kez sorduğu “Annem nerede?” sorusu aslında o an annesini düşündüğü anlamına da gelebilir.
Ne yapabilirsiniz? : Burada sakin kalıp sorularına özenle cevap vermek, veremeyeceğiniz noktada bunu da ona açıkça dile getirmek ve ne zaman cevaplayabileceğinizi söylemek önemlidir. Tekrarlayan sorularında aklından ne geçmiş olabileceğini gözden geçirerek “anneni mi düşündün?” diye dile getirmek onun anlaşılmış hissetmesine ve dil gelişimine katkı sağlayacaktır.
Kişileri ya da bir şeyleri sıralamaya çalışabilirler: Bir aile buluşmasında çocuğunuzun “sen oraya oturma, buraya otur; o buraya otursun; burası da benim yerim.” gibi kişileri sıraladığını görebilirsiniz ya da giyim sırasında “önce çoraplarımı giyeceğim” diye ısrar ettiğini görebilirsiniz. Bunun nedeni; iki yaş döneminde çocuklar bilişsel olarak artık imgeleri zihinlerinde canlandırabilmektedirler ve her şeyi kendi içsel dünyalarındaki gibi bir sıraya dizmeye ve ona göre düzenlemeye çalışmalarıdır.
Ne yapabilirsiniz? Onun oyununa katılın. Yaptığı şeyi yapmasına izin vererek hep birlikte eğlenceli dakikalar geçirebilirsiniz.
Korku ve kaygıları artabilir: bu dönemde çocukların beyin gelişimi çok hızlıdır. Bu nedenle ayrılık kaygıları, karanlık, gök gürültüsü, bazı hayvanlar gibi birçok şeye dair korkuları olabilir. Pandemi süreci de kaygılarının ve korkularının artmasında bir neden olabilir.
Ne yapabilirsiniz? “Korkacak bir şey yok” demeyin. Anlamaya çalışın, duygusunu yansıtın ve yanında olduğunuzu hissettirin. “Korktun şu an, ben yanındayım” gibi cümleler kurun.
Uyku düzenleri bozulabilir: Yine zihin gelişimleri çok aktif olduğu için bu dönemde çocuğunuzun uyku düzeninde bozulmalar, uyumak istememesi gibi davranışlar görebilirsiniz.
Ne yapabilirsiniz? Uyuması için zorlamak yerine bir rutin oluşturup uyku hazırlıkları yapabilirsiniz. Uykusunun geldiğini, yorulduğunu farkettiğinizde pijamaları giymek, dişleri fırçalamak gibi ritüellerle uykuya hazırlayabilirsiniz. Bu onun da zamanlamayı öğrenmesine yardımcı olacaktır.
Beslenme düzeni bozulabilir: Her çocuk ihtiyacı kadarını zaten yiyecektir. Yemeği istememesinin nedeni süreci kendi kontrol etmeyi istiyor olması ya da görünüşünü beğenmemesi olabilir.
Ne yapabilirsiniz? Çocuğunuzun kontrol ihtiyacını gözeterek tabağını kendisinin seçmesine imkan verebilirsiniz. Belki yemeği daha renkli şekillerde ve sevdiği bir tabakta sunabilirsiniz ya da elbette belli sınırlar çizerek yemeği onun istediği şekilde yemesine izin verebilirsiniz. Tercih sunarak seçim yapmasını sağlayabilirsiniz.
Seslendiğinizde sizi duymamış gibi yapabilirler: Bu dönem beyinde dil gelişiminin çok aktif olduğu bir dönemdir. Dolayısıyla bazı çocuklar sözlü uyaranlara hemen cevap verebilirken bazı çocuklar daha çok fiziksel temasa ihtiyaç duyuyor olabilirler. Ayrıca çocuklar için oyun çok önemlidir. Oyun oynarken kendilerini kaptırırlar. Bu nedenle sizi gerçekten duymuyor da olabilirler.
Ne yapabilirsiniz? Sözlerle davranışlar arasında bağlantı kurmak herkeste aynı hızda olmaz, bazen zaman alabilir öncelikle bunu bilin. Belki yanına gidip hafifçe omzuna dokunarak söylemeniz bir yol olabilir.
Hoşlanmadığınız bir davranışı tekrar tekrar yapabilir, uygunsuz sözcükler kullanabilirler: Bu durum taklit becerisi ile ilgilidir ve gelişiminin bir parçasıdır. Çocuk etrafında duyduğu, gördüğü her şeyi zihnine alır. En çok da ona komik gelen, tuhaf olan davranışları kopyalar. Yaptığı bir davranış karşısındaki kişileri rahatsız etmişse dahi ses getirmiş olur. Dolayısıyla sizin abartılı her tepkinizde davranışını tekrarlamayı artıracaktır.
Ne yapabilirsiniz? Burada çocuğunuzun duygusunu ifade edebilecek sözcükleri öğretmek ve bu sözcüğü onun zihninde kullanılmaması gereken kategorisine yerleştirmesine yardımcı olmak temel amaçtır. Bunu yaparken oyuncu bir dille yapmanız, oyundan yararlanmanız çok etkili olacaktır.
Çocuğunuzla büyüme ve gelişme döneminde destek olabileceğiniz sağlıklı bir iletişim kurmak için;
- Çocuğunuzla iletişim kurarken davranışının altında yatan duyguyu ve ihtiyacını anlamaya çalışın. Ona rehber olun.
- Çocuklar sınırlara ihtiyaç duyarlar, belli sınırlar dahilinde kendilerini güvende hissederler. Sağlıklı sınırlar koyun ve tutarlı olun.
- Seçenek sunun. Sunduğunuz seçeneklerin basit olmasına özen gösterin. “Önce bunu mu yapmak istersin bunu mu?”
- Değişen durumlara önceden hazırlayın. Betimleyerek ona anlatın.
- Bu dönemdeki çocukların zaman kavramı henüz gelişmemiştir. Birazdan, akşamüzeri gibi cümleler onlar için anlam ifade etmez. Sayı ve tekrarları kullanın. “3 kez daha kaydıktan sonra gideceğiz.”
- Olumsuz durumlarda ne yapmamasını değil, onun yerine ne yapabileceğini söyleyin.
- İşbirlikçi ve oyuncu tutumlar sergileyin.
- Yaptırmak istediğiniz şeylerde oyunun gücünden yararlanın. “Bakalım ben gelene kadar burayı toplamış olacak mısın?”
- Sonuç istediğiniz gibi olmasa da yapabildiği şeyler için onu tebrik edin.
Özellikle çocukların evde enerjilerini harcayamadığı bu günlerde, iki yaş döneminde olan anne-babalara tavsiyeler:
- Şarkılarla dans edin, söyleyin, eğlenin. Birlikte bir müzik açıp oynayın.
- Saçmalama zamanı yapın. Birlikte komik yüzler yapın, bağırın, zıplayın. Rahatlamanıza yardımcı olacaktır.
- Aktiviteler yapın. Hamurlar, boyalarla eğlenerek keşfetmesine izin verin.
- Maximum 15- 20 dakika olacak şekilde ekran kullanabilir, bir video izletebilirsiniz.
- Bu dönemde mümkün olduğunca rutinlerini oluşturmaya ve onlara sadık kalmaya özen gösterin.
- Kendi duygularınıza ve ihtiyaçlarınıza da bakabiliyor olmanız çok önemli. Ebeveynler olarak “Ben nasılım, benim neye ihtiyacım var?” sorusunu kendinize sormayı ve fark ettiğiniz ihtiyaçlarınızı karşılamaya da mümkün olabildiğince zaman ayırmayı unutmayın.
- Elbette ihtiyaç halinde bir uzmandan destek almayı ihmal etmeyiniz.
Kaynakça:
Filliozat, İsabelle. Denemediğim Yol Kalmadı. Çev.,Ertuğrul Memed Koç. İstanbul: Kuraldışı Yayıncılık, 2013
Solter, Aletha. Oyun Oynama Sanatı. Çev., Türe Özer. İstanbul: Doğan Kitap,2017.
Yavuzer, Haluk. Çocuk Psikolojisi. İstanbul: Remzi Kitabevi,1990